Başka bir dilde düşünüyorum seni
Kelimeler dilime bir kemik gibi batıyor.
Cümleler bir intihar boşluğunda, korkarak atıyor kalbi.
Biliyorsun, canım Türkçemle seviyorum seni.
Sen Iğdır’da gülümsesen, benim İzmir’de yüzüm kızarıyor.
Çabuk adımların telaşlı,
Tenin olmuş beyaz pantolonunu kirletir yağız bir çamur,
Bir rüzgâr esse dalgalanıp köpürmüş saçların dağılır,
Islanan bir güvertedeymiş gibi geniş omuzların üşür.
Karşıyaka’da denizin uzun kenarında seni düşünür, ben de üşürüm.
İçimin tüm sessiz harflerini kırıp döküp atsam bir derya olurdu körfez.
Vapurlar kanar mı saatlere sen yokken,
Bir akın edip konak yolunda seni bulsam,
Elleri kısalır kavuşmaların,
Kısılmış gözleriyle dost söyleşmeler, bizi gösterir.
Söyle nasıl saklarım seni kalbimin kuytusuna,
Hangi mısra yataklık yapar ki bu yardıma.
İnadına kendi sesimde söylüyorum seni.
Eylül 2010 , İzmir
Hakan Susuz