Bugünlerde herkes meclisimizdeki kavgadan bahsediyor , ben bir yıl önce yazmıştım bu yazıyı.Gereği üzerine biraz tazeleyip sunmak istedim.Kavganın görüntülerini gülümseyerek ve içim burkularak izlememin sebebini anlatayım size :
Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe sözlükte tanımı böyle yarışmanın.
Var mısın Yok musun'da Ölçülen ne?
"Küçük mü hissediyorsunuz"
Yoksa
"büyük mü hissediyorsunuz"
Siz kimi kandırıyorsunuz.
Onca saat hipnoz olmuş gibi ekrana odaklanan vatandaşa ne veriyorsunuz?
Diyecekler ki kimse zorla izlemiyor, doğru. Neyi nasıl ne kadar seçeceğini bilen bir vatandaş grubuna sahibiz değil mi?
Bir kelime bir işlem devam ediyor, ne kadar seyrediliyor?
Bilgi ve görgü yüklemesi Passaparola, ponpon kızları olmasa ne kadar izlenecekti, kim bilir? Ya Güner Ümit'in Turnike'si ...
Erhan Yazıcıoğlu'nun Seç bakalım'ına yenildiler önce sonra da doksanlı yılların başında Nurseli İdiz'in sunduğu Saklambaç yarışmasına.Saklambaç ile başlayan Oyalama, uyutma, değerlerin sorgulanıp terk edilmesi süreci 2009 itibari ile artık önüne geçilmez bir hal aldı.
Benim gibi 80li yıllarda çocukluğunu yaşamış olan nesil Bülent özveren'i hatırlar, adam gibi soruların düzeyli konuşmaların olduğu yarışmada.1988 yılı koşularında o Banko isimli yarışmada, 6 hafta üst üste birinci olan, bugünlerde Milli Eğitim bakanlığında özel eğitimden sorumlu daire başkanlığı görevini yürüten görme engelli Hale Bacakoğlu'nu anımsarım.Onun azmi, çabası o dönemde çocuk olan güzel akranlarımı da derinden etkilemişti.
Peki ya günümüz yarışmalarının birincileri nerede?
Semra hanımın mahdumu Ata'ya ne oldu?
Peki ya Jüri üyelerine ne demeli.Hülya Avşar , Ankara Cumhuriyet Lisesinde okumuş , yanlış anlamayın Güzel Sanatlar lisesi de değil bildiğin düz insan ve işsiz yetiştiren düz lise yani.(hatırlatırım ki ben de düpedüz Gediz lisesi mezunuyum)Acun Ilıcalı biraz daha kıdemli , üniversite terk , Kadıköy Anadolu Lisesi mezunu.Ali Taran daha muamma eğitim durumunu arayın ailesinin Özbekler tekkesinden olduğundan daha çok bahsediliyor.
Bakınız liyakat nedir:
liyakat,-ti (Liya: kat) 1. Layık olma, yaraşırlık, uygunluk, değim. 2. Yeterlilik, kifayet: "Her birimiz kendi göre, üzerimize bir vazife almalıyız liyakatimize." -Y. K. Karaosmanoğlu.Güncel Türkçe Sözlük
Armağan Çağlayan müzikten ne anlar demek ayrı bir şey Yetkinlik sahibi mi demek ayrı. Yanisi ölçecek veri ve yetiye sahip olması başka şey.Bakıyoruz Eğitimine, Hukuk Fakültesi mezunu, acaba yüksek Eğitimde var mı bu konuyla ilgili, "İstanbul Üniversitesi Uluslar arası İlişkiler bölümünde tamamladıktan sonra yine aynı Üniversitede İşletme Fakültesi Yönetim Organizasyon Anabilim Dalı'nda doktora programına başladı" kendi özgeçmişine yazmış.
Ama olmadı ki şimdi güzel kardeşim.
Mecliste seksenden fazla avukat var ve ülke olarak her alanda hakkımız yeniyorken:
Hukuk mezunu Nerede: güzellik yarışmasında jüri,
Nerede doktorasını yapmış avukat pop starda jüri.
Peki liyakat nerede?
Sen Konservatuar hocasını çiğneyip müzik yarışmasında jürilik yaparsan elbette ilkokul mezunu aşiret reisi ve lise mezunu adam gelip mecliste ceylan derisi koltuklara kurulur.
(Kaldı ki müzisyen olabilmenin mekanını uyduruk televizyon programlarına bırakırsan, eğitim kurumlarının saf dışı kalması normaldir.Okulunu okumuşu değil yarışmadan gelmişi de göklere çıkarırsan okula kimse bakmaz zaten.Daha da geri saralım, o yetenekli çocuğu İlköğretimde veya lisede keşfedip konservatuara yönlendirmezsen, o canım kardeşim, kendi yolunu işgüzar televizyon programcıları sayesinde bulur.)
Sen kendi isini yap kardeşim bir başkası da kendi isini yapsın, yok eğer sen illa ben Jüri ve otorite olacağım diyorsan, o zaman, doktor olmasına rağmen aynı zamanda Konservatuar şan bölümünden mezun Ferhat Göçer gibi eğitim de al bir zahmet.
Liyakat nedir?
"Uygun olma, yaraşırlık, uygunluk, değim"
Sorunumuz bu aslında ülkece.
Herkes yaptığı işe hak ederek gelse, hak etmenin koşulları hakkaniyete göre düzenlense adam kayırma, rüşvet kalır mı?
Bir öğretmen düşünün ki , ilköğretimi , liseyi bitiriyor şansı var ise dershaneye gitmeden ya da azıcık giderek üniversite sınavında başarılı oluyor , eğer şansı varsa yerleşiyor.Dört senede okulunu güç bela bitiriyor hah tamam öğretmen oldum diyecekken , KPSS diye bir şey çıkıyor karşısına.Ona da hazırlanıyor , başarılı olur atanabilirse , bir sene stajyerlik kursuna gidiyor sınavında başarılı olursa asil öğretmen oluyor.Hesaplanın mı sevgili okuyan , kaç senede öğretmen olunuyor ? Şansı yaver giderse 16 yılda öğretmen olur duruma geliyor ve 65 yaşını bekleyecek şimdi emekleyebilmek için.
Peki ya Cumhurbaşkanı,Milletvekili ve Belediye Başkanı olmak için ne gerekiyor?
İlkokul mezunu olmak.Kaç senelik bir eğitimle , 8.Kaç senede emekli oluyor ballı tarafından , 4.
Daha da kötüsü 21 Ekim 2007 tarihinde gidip oy ya, 101'in madde değişmesi ile artık İlkokul mezunları da Cumhurbaşkanı da olabilecek, biliyor muydunuz halkoylamasında kullandınız?
Benim annem ve babam da ilkokul mezunu, onu gerektirmişti ama koşullar ...
21.yy da yarış atı gibi Sınavlara hazırladığınız çocuklarınıza bunu anlatamazsınız, şimdiki çocuklar yemezler bunu.
Derki: ne gerek var, bak ilkokul mezunu iken safra Jüri de olunuyor, Cumhurbaşkanı da, niye uğraşayım ki?
Eğer vatandaşının en az yüzde yetmişi en az yüksek okul mezunu, kalan kısmı da lise mezunu ya da mesleki, bir yabancı dil bilen, gazete ve kitap okuyan eğitim sertifikası sahibi insanlardan oluşmuş olsa, şu an o deri koltuklarda oturanlardan Kaçı orada olabilir?
Daha da ileri gitsek, yahu ben öğretmen olmak için bu kadar uğraşırken neden bu kadar kolay belediye meclis üyesi, belediye başkanı, milletvekili olunabiliyor?
Mesela:
Belediye Meclis Üyesi ve Muhtar olmak için; 2 yıllık Mahalli İdareler bölümünü bitirme koşulu aransa ki, Açık Öğretim olarak da okunabiliyor bu bölüm.
Belediye Başkanı olmak için; ülkemde o kadar Kamu Yönetimi, İşletme ve İktisat mezunu var iken ve açık öğretimden okunarak da mezun olunabiliyorken, şart olarak bu üç bölüm mezunu olmak aransa nasıl olur?
Milletvekili olmak için, en az yüksekokul mezunu olunsa, iki yüksekokul mezunları, üniversite mezunları da bir yıllık "siyaset okulu" okumak zorunda olsa, sonra Yeterlilik sınavına girse (ÖSS ya da KPSS gibi) sonra o puanla bir partiye başvurup sınav puanı ve parti Kanaat notu ortalamasına göre Vekil adayı olunabilse, çok mu hayalci yaklaşmış olurum?
Liyakat aranmış olmaz mı?
Ama benim ülkemde;
Yarışma niyetine Yetenek Sizsiniz Türkiye,
Dizi niyetine Aşk-ı Memnu,
Film niyetine Recep İvedik seyrediliyor!
Ülke neden böyle, yönetenler neden aciz diyene, bana yarışmanı söyle sana kim olduğunu söyleyeyim derim ben, daha da ilerisi, bana jürini söyle sana, seni yönetecek devlet adamını söyleyeyim kardeşim.Aşiret oyuyla oraya gelmiş , şıh ya da tarikat lideri eteği öpen vekillerin olduğu canım meclisimde; padişahım çok paşa partisi de olur , çiğköfte partisi de , Sen benim kim olduğumu biliyor musun partisi grup kurar derim vallahi.Sen sevgili okuyan kardeşim , arkadaşım , abim , ablam ;bir “oy” deyip geçme , yoksa çok oy çekersin.-----
Çok yüklenmişim aklıma, aşkı yazan her yürek kayıtsız kalamaz ülkesinde gördüklerine.